• TR
  • EN
Menü

STRATEJİK YOL HARİTASI

Biyoteknoloji Enstitüsü stratejik yol haritaları eğitim ve araştırma stratejileri olarak sınıflandırılabilir.

1. Eğitim Stratejisi:

Enstitünün lisansüstü eğitim stratejik planlamasında yer alan başlıca amaç, halen yürütülmekte olan lisansüstü eğitimin kalitesini arttırmaktır. Bu amaç için belirlenen hedefler ve bu hedeflerin gerçekleşebilmesi için uygulamaya konulan faaliyetler aşağıdaki gibidir:

  • Bologna sürecine uyum: Biyoteknoloji yüksek lisans ve doktora programlarının tanıtımı, amacı ve yeterliliklerinin yer aldığı bilgiler ile program dahilinde olan derslere ait bilgi girişlerinin ilgili web sitesine girilmesi ve Avrupa Kredi Transfer Sisteminin (AKTS) uygulanması Bologna sürecine geçiş için yapılan faaliyetlerdir.
  • Biyoteknoloji Enstitüsü mezunlarını mezuniyet sonrası kariyerlerine hazır hale getirmek: Öğrencileri kariyerlerinde girişimciliğe yönlendirmek: Öğrenim sürecinde ya da sonrasında öğrencilerin girişimcilik yarışmalarına katılarak kendi şirketlerini kurmaları ya da proje pazarı gibi yarışmalara proje fikirleri ile katılmaları desteklenmektedir. Geçtiğimiz yıllar içinde “Biyogirişimcilik” dersi bu amaçla açılmıştır. Bu dersin amacı, iş tanımı ve girişim olarak biyoteknolojinin, biyoteknolojinin dünyada ve Türkiye’deki durumunun, üniversite-sanayi ve üniversite-girişimci işbirliklerinin ve biyogirişimciliğin temel unsurlarının anlaşılmasıdır.
  • Öğrencilerimize vizyon kazandırmak: Erasmus programı kapsamında her dönemde enstitüye ayrılan öğrenci kotasını kullanarak yüksek lisans ve doktora öğrencileri Avrupa ülkelerinde teorik ve pratik eğitim almaları sağlanmakta ve “Biyoteknolojik Gelişmeler I” dersi kapsamında enstitüye davet edilen kendi alanlarında yetkin araştırmacılarla temas kurmaları sağlanmaktadır.
  • Tez çalışmalarının kalitesini arttırmak: Mezuniyet şartı olarak Yüksek lisans öğrencilerinden poster veya sözlü bildiri, doktora öğrencilerinden ise tez çıktısı olarak makale istenmektedir.
  • Enstititümüz, Üniversitemiz ve Türkiye’deki bütün üniversitelerdeki lisansüstü  öğrencilerinin ileri genom, proteom ve moleküler hücre biyolojisi konularındaki eğitim seviyelerini arttırmak: Ankara Üniversitesi Biyoteknoloji Enstitüsü, her yıl bütün lisans öğrencilerinin başvurusuna açık “Yaz Stajı” düzenlemektedir. Enstitü öğretim üyelerinin yanında staj yapan öğrenciler, çalışmak istedikleri konuyu ve danışmanı da bu sayede bulabilmekte, bir programa kayıt yaptırmadan önce programlar ve öğretim üyelerinin çalışma konuları hakkında bilgi edinme fırsatı bulabilmektedirler.
  • 100/2000 için yeni program tasarlamak: Teknoloji Transfer ekosisteminin oluşturulması ve geliştirilmesini amaçlayan bu program kapsamında Devlet üniversitelerindeki doktora programlarında öğrenim gören öğrencileri desteklemek ve doktoralı insan kaynağına olan ihtiyacımızı karşılamak üzere; belirlenen 100 öncelikli alan içerisinden eğitim vermek istediğimiz mevcut ve/veya açılması planlanan doktora programımızla bu programa başvurulması planlanmaktadır.
  • Ders programlarının akredite edilmesi: Lisansüstü eğitim programlarımızın akreditasyon birimleri tarafından belirlenen mükemmeliyet standartlarına uygunluğunun denetlenmesi ve belgelendirilmesi ile akademik kalitenin iyileştirilmesi, programın ülke içinde ve dışında tanınmasının sağlanması amacıyla ilk etapta lisansüstü akreditasyon için gerekli stratejinin ve yönergenin oluşturulması, kaliteyi artıracak yaklaşımların belirlenmesi ve program kalitesini değerlendirmeye imkân sağlayan standartlar kümesinin oluşturulması hedeflenmiştir.

2.Araştırma Stratejisi

Biyoteknoloji Enstitüsü stratejik yol haritalarının ikinci kısmını  araştırma stratejileri teşkil etmektedir.

Yetkin insan kaynağının oluşturulması: Biyoteknoloji Enstitüsü lisansüstü eğitim ve araştırma odaklı bir birim olup, projelerde doktora sonrası araştırmacı olarak görev alan elemanlar da çalışmaktadır. Şu an itibari ile enstitüde 3 adet doktora sonrası araştırmacı projelerde çalışmaktadır. 2012 yılından bu yana da Tarımsal biyoteknoloji sahasında 4 doktora sonrası araştırmacı, 3 misafir araştırmacı, 2 Erasmus öğrencisi; Sağlık biyoteknolojisi sahasında da 8 (misafir araştırmacı, 2 adet 2216 yurtdışı doktora öğrencisi ve 3 Erasmus öğrencisi yurtdışından Enstitüye çalışmak üzere gelmişlerdir. Enstitü, 2012 yılından beri toplam 7 öğrenciyi Erasmus kapsamında yurtdışına göndermiştir. Son 5 yılda enstitümüzün dahil olduğu toplam 61 Projeden, 3 tanesi (2’si COST, 1 Unesco Loreal) uluslararası desteklidir. Uluslararası projeler kapsamında yayınlanan makale sayısı 5 olup halihazırda devam eden proje sayısı ise 14’tür.

Biyoteknoloji Enstitüsünün personel alımında izlediği politika, alınacak personelin enstitünün odaklandığı çalışma alanlarına yönelik tecrübesinin olması ve yurt dışı deneyimine sahip olması yönündedir. Biyoteknoloji Enstitüsüne son olarak 2012 yılında 2 adet akademik yükseltilme niteliğinde kadro verilmiştir. Söz konusu tarihten sonra talep edilen hiçbir kadro ne yazık ki alınamamıştır. Bu nedenle 2012 yılından bu yana Biyoteknoloji Enstitüsü’nde çalışma için yeni bir alım ya da görevlendirme yapılmadığı için bu süreçte zenginleşme olanağı bulunamamıştır.

Biyoteknoloji Enstitüsü SİSBİYOTEK İleri Araştırma Birimi 2004 yılı sonunda faaliyete geçmiş, 2019 yılı finansal değerlendirmesine 81.808.704 TL TL’lik bir DPT projesi kapsamında kurulmuş ve ülkemizdeki ilgili tüm kurum ve kuruluşların, araştırmacıların kullanımlarına Enstitü kuralları dahilinde açık olan bir araştırma altyapısıdır. Birimden cihaz kullanımı, hizmet ve uzun dönemli araştırma yürütme çerçevesinde birçok kişi ve kuruluş faydalanmıştır.

Araştırma altyapısının geliştirilmesi ve iyileştirilmesi: SİSBİYOTEK altyapısı faaliyete geçtiği 2014’den itibaren 14 yıl geçmiştir. Bu süre birimde kurulu cihazların büyük çoğunluğu için ömürlerinin dolduğu (yedek parçasının bulunamadığı/parça değişimine rağmen tekrarlayan arızaların yaşandığı) bir süredir. Bu nedenle SİSBİYOTEK kapsamlı bir cihaz güncellemesine ihtiyaç duymaktadır. Bu özellikle proteom araştırma cihazları ile yeni nesil genom analiz cihazları için aciliyet arz etmektedir.

Enstitü, 2013 yılından bugüne 6550 sayılı Araştırma Altyapıları Kanunu’na dahil olma çalışmalarını sürdürmektedir. Biyoteknoloji Enstitüsü ve sahip olduğu kapsamlı cihaz parkının sorunsuz sürdürülebilirliği ancak söz konusu veya benzeri bir kanun kapsamına alınması ile mümkün olabilecektir. Buna öncü olacak en önemli gelişme, Ankara Üniversitesi Rektörlüğünün desteği ile mevcut binanın yaklaşık 3 katı büyüklüğünde yeni bir bina inşa edilmesi olmuştur.  Böylelikle Biyoteknoloji Enstitü ihtiyaç duyduğu daha geniş ve günün şartlarına uygun fiziki yapıya kavuşma imkanı bulmuştur. Bu yeni bina ile laboratuvarımızda akredite testlerin gerçekleştirilebileceği alanların tesis edilebilmesi mümkün olacaktır